ÖNSÖZ - ÖNSÖZ
Bir 'önsöz' buldum sararmış kağıtların arasında. Niçin kaleme alınmıştır, neyin önsözüdür hatırlamam, bilmem. Ama zaman zaman sizlerle paylaşacağım sararmış hikâyelere de 'önsöz' olsun istedim. Kimbilir, sonsöz'ü söylemek istemediğimdendir belki. ÖNSÖZ "Çok yalnızım" demiş adam. Gözleri dolu doluymuş. Videoya uzanmış, ithal-porno kaseti koymuş ve ağzı kulaklarında, gömülmüş metresinin memelerine. Çocuk ağlarmış o sıra, kimbilir nerelerde? "Hani ya annem, hani ya babam?" "Yok be çocuk, öldüler... Aha şu yıkıntının altında" diyemezmiş hiç kimse. "Çok yalnızım" demiş kadın. Gözleri yıldız yıldızmış. Ve uzanmış penisine adamın, ucundaki zümrüt halkayı kapıvermiş dudaklarıyla. "Hoşçakal hayat" demiş delikanlılar. Bir dünya dolusu kalabalıklarmış yüreklerinde. Tam alınçatılarına yemişler kurşunu. Oracığa yığılmışlar. Çıldırırmış o delikanlılardan birisi için kadın. Mümkünü yok, onsuz yaşayamazmış. Ötekiyle birlikteyk...