AİDİYETİM

 Söz konusu olan savaşsa, her şey partiler üstü, her şey milli, dolayısıyla herkes milliyetçi ve çoğu kez ırkçı...

Önemli olan aidiyetin.
Madem diğerleri senden değiller, yaşamasalar da olur.
Oysa dünyadaki bütün milletlerin halklarıdır ki, topyekün insanoğlu aidiyetindeler.
Kitaplara göre ise, hepsi Allah'ın kulları.
Yani aidiyetleri Allah.
Ama bu gerçekliği unutturmayı çok iyi beceriyor egemenler.
Savaş naraları attıklarında, insancıkların ilkel dürtülerini kontrol altına almayı çok güzel başarıyorlar.
Ve sürüyorlar kitleler halinde cephelere.
Ah objektiflik hak getire...
İnsan olmak hak getire...
Karşıdakinin de insan olduğunu, çoluğu-çocuğu olduğunu, hatta çocuk-bebek olduğunu akla getirmek hak getire..
Demokratlık ve hatta devrimcilik hak getire...
Yeter ki kahramanlık destanları ısıtılıp ısıtılıp konsun önümüze.
Beslesin, doyursun ilkel duygularımızı.
Bizim de kahraman olduğumuzu hissettirsin zavallı benliğimize.
Yavuz Selim'in torunları oluyoruz topyekün. Barboros Hayrettin'in çocukları.
Gerçekten olabileceğimiz başkaca hiç bir şey yok mu şu dünyada?
Neden örneğin Charlie Chaplin'in torunları, Einstein'in çocukları olamıyoruz?
Ya da Münir Nurettin Selçuk'un örneğin.
Kendimize karşı, düşüncelerimize karşı, fanatikçe savunularımıza karşı dürüst olamaz mıyız biraz?
Ölümleri, vahşetleri, bombaları, silâhları değil, insanlığı yüceltmeye çalışamaz mıyız?
Her hâl ve şart altında bunu yapamaz mıyız?
Barış zamanlarında demokratsak, savaş zamanlarında da olamaz mıyız.
Savaşçı olmak yerine, aracı olmak, ara bulucu olmak, yatıştırıcı, önleyici, dengeleyici, mutabakat sağlayıcı, hoş görülü olmak daha çok yakışmıyor mu insana?
Ülkemizdeki 5 milyon Suriyeliyi savaş kaçkını, hain olarak damgalamak yerine, savaşlara destek vermeyenler, katkı sağlamayanlar, ellerine egemenin düşman olarak bellediği insanların kanları bulaşmamış, silah-bomba kullanmamış, çocuk öldürmemiş ve bunun için yerini-yurdunu, evini-işini, malını-mülkünü, hatıralarını terketmeyi göze almış savaş karşıtları, öldürmeyi reddedenler; yani aslında insanın hası olarak göremez miyiz?
Ben, her ne kadar çok kan dökmüş olurlarsa olsunlar, onun-bunun torunu ya da çoçuğu olmayı reddediyorum.
Tarihin hangi döneminde olursa olsun, daha çok öldürerek kazanılmış zaferler, benim zaferim olamaz.
Ne zaman ki öldürmeden kazanım elde edersiniz, işte sahiplenebileceğim zafer odur.
Ve aidiyetim de orası olacaktır.

28.09.2020

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KANDIRA'LI BİR ÇİNGEN - MUSTAFA KANDIRALI - YAZI

MİLİTARİZM, ASKERİ DARBELER, DEVRİMLER - YAZI - SİYASİ

MOMMY MOMMY - YAZI

DAHA 13 KERE İNTİHAR EDEBİLİRSİN - YAZI

> BABAYIM BEN - ŞİİR

BİR YALAN TAKTİK - İYİ POLİS - YAZI - POLİTİK

HAY BEN BÖYLE TOPLUMUN - KISA YAZI