TESLİM ALINMIŞ SOLUN AĞLAK YOLCUSU DEĞİLİM ARTIK - YAZI

40 yıldır her 12 Eylül'lerde ağlamaktan bıktım.

İşkence öyküleri, şiirleri, zülüm ve mapus yazıları paylaşmaktan bıktım.

Çünkü ve aslında bizleri esas ağlatan bunlar değildi.

60'lar sonrasında bir çığ gibi büyüyen ve 1980'lere doğru siyasal partileriyle, sendikalarıyla, kitlesel demokratik ve meslek örgütleriyle diriliği ve canlılığıyla devrimci-demokratik sol hareketin, faşizm karşısındaki ölümüydü.

İşte esas ağlamamız gereken ve ağladığımız buydu.

Devrimciler bilirler ki, kapitalizm  devrimci gelişmenin önünü kesebilmek ıçın elindeki bütün imkânları hesapsızca kullanır.

Baskı ve zülüm tarihsel, alışıldık ve beklenen yöntemleridir.

Bunlar ağlamamızı gerektirmeyen bilindik uygulamalarıdır aslında.

İşte bu nedenle biz, 12 Eylül'ün zulmüne değil, kendimize ağlarız 40 yıldır.

Çil yavrusu gibi dağılan, bir gecede teslimiyetin beyaz bayrağını dalgalandıran solun aczine ağlarız.

Onbinlercemiz yurt dışına kaçmadı mı?

Avrupa ülkelerinde kendilerine yeniden hayatlar kurup, oralarda çakılıp kalmadılar mı? 

Yurt içinde kalan ve mücadeleyi sürdüren pek çok kişi ise, kişisel kahramanlıklarıyla ortaya çıkmadılar mı?

Kişisel kahramanlar ve kahramanlıkları yapayalnız kalmadılar mı?

40 yıl geçti ve bugunkü durum solun ve devrimci hareketin çöktüğü, ezildiği o günlerden hiç de farklı değil.

Tarih büyük fırsatları tepenleri affetmez.

Süründürür.

İşte bizi esas ağlatan budur.

Yoksa dünya tarihi baskıcı, zalim rejimleri çok gördü, görüyor.

Ama ağlamak fayda sağlamıyor.

Bu yıl ağlamayacağım.

Kişisel kahramanları anmanın yanısıra, sahte direniş öykülerine imkân tanımayacağım. 

Solun aczi, teslimiyeti faşist zihniyete öylesine bir özgüven kazandırdi ki, 40 yil sonra halâ bugün gençler arasında depolitasyon ortamı kırılamadı.

12 Eylül nerde, gençlik nerde?

Yok bu yıl şiir.

Yok bu yıl  öykü.

Mum yakacağım sadece. 

Ölümümüze mum yakacağım.

Ama teslim olmayacağım.

12 Eylül ortamının işkencelerini dile getiren ve gününde kaleme alınmış bir hikâye kitabıyla çıkacağım karşınıza.

Ve bu çıkışı da gerçekleştirdim galiba.

Teslim alınmış solun,  ağlak yolcusu değilim artık.


12. Eylül. 2020⁰

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KANDIRA'LI BİR ÇİNGEN - MUSTAFA KANDIRALI - YAZI

MİLİTARİZM, ASKERİ DARBELER, DEVRİMLER - YAZI - SİYASİ

MOMMY MOMMY - YAZI

> BABAYIM BEN - ŞİİR

DAHA 13 KERE İNTİHAR EDEBİLİRSİN - YAZI

HAY BEN BÖYLE TOPLUMUN - KISA YAZI

BİR YALAN TAKTİK - İYİ POLİS - YAZI - POLİTİK