TÜKETİCİ BOYKOTU ÜZERİNE
Dostlar,
Tüketici boykotu çok zorlu ve zaman isteyen bir iştir.
Çok iyi duyurulması ve daha da önemlisi çok iyi ve kararlıca örgütlenmesi gerekir.
Bütün siyasi organizasyonların, tüketici dernekleri ve diğer tüm sivil toplum kuruluşlarının konuya aktif olarak katılması, yaratıcı örgütlenme çalışmalarının hayata geçirilmesi boykotun başarısı açısından son derece önemlidir.
Önemli olmakla birlikte, öyle sadece face'den çağrılarla
-elbette bu çağrılar da çok önemlidir- olacak gibi değildir.
Çünkü üretici boykotları mevzi olmakla birlikte (fabrika, işyeri, bölge vb.) ve bu nedenle örgütlenmesi nispeten daha kolay olmakla birlikte, tüketici boykotları başarıya ulaşabilmesi açısından bütün yurt sathını, milyonlarca tüketiciyi kapsamalıdır.
Yani boykota katılımın milyonlarla olması gerekmektedir.
Ki o taktirde müthiş etki yaratacağı, sonuç alabileceği de kesindir.
Düşünün ki milyonlarca insan boykota katılmış, firmaların ürünleri ellerinde kalmış ya da milyonlarca insan faturalarından doğan ödemeleri yapmamış...
Bu muazzam bir etkidir ve Hükümetlerin, kurumların bunu dikkate almaması söz konusu olamaz.
Toplum önderlerinin şahsi değil, bütün tüketiceleri kapsayacak şekilde çağrılar yapması, tüketicinin örgütlenme çalışmalarına ağırlık verilmesi ve bunun etki yaratabilecek yaygınlıkta yapılabilmesi son derece önemlidir.
Dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nun 'Ben faturamı ödemeyeceğim' çıkışı bireysel bir çıkış olmaktan ve sonuç alıcı etkiyi yaratmaktan uzaktır.
'Şunu satın alma, bunu ödeme' demek iyi niyetli bir çaba olsa da, örgütlenmemiş çabanın hiç bir başarı şansı ve kıymet-i harbiyesi yoktur.
Öyle olduğu taktirde ise, bu güne kadar olduğu gibi, kısa sürede unutulan bir çağrı olmaktan öteye gidemez.
Maalesef bugüne kadar hep böyle olmuştur.
Kaç kez cola boykotu başlattınız hatırlıyor musunuz?
Ve halâ bu toplum çok yaygın olarak cola içicisi değil mi?
Tüketimden gelen güç ne müthiş bir güçtür.
Yeter ki kullanılabilsin.
O halde ders alarak...
DİKKAT!
Yorumlar
Yorum Gönder