VAH SEFİL İNSANLIK - YAZI


Sarıyer'deyim...
Caddede yürüyorum.
Tam Sarıyer'de ve pek çok yerde, pek çok şubesi olan, meşhur bir börekçinin önünden geçerken, bir çalışan itekleyerek kapının dışına sürüklüyor iki çocuğu.
Biri 9-10 yaşlarında bir kız.
Diğeri ise, kızın sıkıca elini tuttuğu, 3-4 yaşlarında, tahminen kardeşi olan bir oğlan çocuğu.
Öyle kir-pas içinde değiller ama, belli ki sokak çocukları.
Kız ağlamaklı.
Yanlarına yaklaşıyorum.
-N'oldu kızım?
'Hiç' diyor: 'Börek istemiştik.'
Aniden ben de ağlamaklı oluyorum.
Hani dokunsalar boşalacağım.
'Gel' diyorum kıza.
Tereddüt ediyor.
'Gel' diye tekrarlıyorum.
Arkamdan geliyorlar yavaşça.
Birlikte börekçiye giriyoruz.
Hiç de hoş karşılanmadığı anlaşılıyor surat ifadelerinden, bu durumun çalışanlarca.
Oysa kimbilir, kendileri de birer asgari ücretli muhtemelen.
Halden anlamalarını bekliyor doğal olarak insan.
Ama değil.
Tezgâha yaklaşıyoruz.
'Buyrun' diyor tezgah arkasındaki.
-Börek alacağız.
'Hangisinden' diye soruyor.
'Onlara sor' diyorum sertçe ve çocukları işaret ediyorum.
Çocuklar hayli tedirgin.
Korkuyorlar belli ki.
Ancak, 'Hadi gösterin' dediğimde, gösteriyorlar istedikleri böreği.
'Kıymalı mı peynirli mi?' diye soruyor tezgahtar.
Yine 'Onlara sor' diyorum.
Çocuklara soruyor tezgahtar.
'Kıymalı' diyor kız.
Çalışanlar bana öfkeyle bakıyorlar.
Her neyse...
'İkisinin de doyacağı kadar ver' diyorum ve limonataları da alıp
-Bu arada hiç de açgözlü bir çocuk değil. Ben 2 şişe limonata istiyorum; o, 'Bi şişe yeter abi' diyor ve hesabı ödeyip çıkıyoruz dükkandan.
Ah yavrum!
Nasıl minnetle bakıyor gözlerime.
'Teşekkür ediyor' ayrılıyoruz.
Ey sefil börekçi.
40-50 bin liradan az kirası olmayan bir dükkândan, 2 küçücük çocuğa yarım kilo böreği esirgiyorsun ya, sefilsin sen sefil.
Eğer senin dükkânından yaptığım alımlarda, 3 kuruş hakkım kalmışsa bugüne kadar, dünyanın bütün güzellikleri ve öte tarafın cenneti haram olacaksa bile bana, sana o üç kuruşu helâl etmiyorum, bilesin.
Vah sefil insanlar...
Vah sefil insanlık...
Not: Bana hep sorarlar: 'Neden hep acılar vardır yazmalarında?'
Sevinçlere zaman mı kalıyor, acı yazmaktan bu ülkede?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KANDIRA'LI BİR ÇİNGEN - MUSTAFA KANDIRALI - YAZI

MİLİTARİZM, ASKERİ DARBELER, DEVRİMLER - YAZI - SİYASİ

MOMMY MOMMY - YAZI

DAHA 13 KERE İNTİHAR EDEBİLİRSİN - YAZI

> BABAYIM BEN - ŞİİR

BİR YALAN TAKTİK - İYİ POLİS - YAZI - POLİTİK

HAY BEN BÖYLE TOPLUMUN - KISA YAZI