12 MART: SOL KEMALİST DEVRİMCİ DARBE GİRİŞİMİNE KARŞI SAĞ KEMALİST DARBE… - YAZI
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yakın tarih merakı olmayanların ve gençlerin bilmemesi doğal olmasa da doğal.
12 Mart, 12 Eylül'le birlikte tarihimizin geriye dönük önemli dönemeçlerinden biri.
Ülkenin gelişimini her bakımdan ve özellikle demokratik yönden onlarca yıl yerinde saydırdıkları, hatta geriye götürdükleri, inkâr edilmez bir gerçek.
Literatüre bakıldığında faşist darbeler olarak tanımlanmaları ve öyle adlandırılmaları hiç de boşuna değil.
Bu dönemlerde topluma reva görülen zulmün, işkencelerin, baskının ivmesi zirvelerde.
Sizlere bütün bunları anlatacak-yazacak değilim.
Bilmeyenler kitaplardan, yaşayanlardan ve yaşayanların yazdıklarından öğrenebilirler.
Ancak çok önemli bulduğum ve sürekli arka plâna itilen bazı hususları da dile getirmeden geçemeyeceğim.
12 Mart esas itibariyle 27 Mayıs 1961 Anayasası’nın getirdiği nispeten özgürlükçü-demokratik ortamın tasfiyesine, yani 27 Mayıs Anayasası’na karşı girişilmiş bir darbedir.
Aslında 12 Eylül’ün de gizli-açık hedefi ve niyeti budur.
Nitekim bu darbelerin en önemli işlevleri 27 Mayıs Anayasa’sının değiştirilmesine yönelik olmuştur.
Bilindiği gibi Denizler'in idamı da, 2 aylık bir 'yargılamanın' ardından bu dönemde olmuştur.
Bunun yanı sıra 12 Mart, 27 Mayıs Anayasası’nın hayata geçirilmesi için oluşturulduğu ve Milli Demokratik Devrim’ci oldukları düşünülen 9 Mart Cuntası’na karşı da alelacele örgütlenmiş ve cuntayı oluşturdukları iddia edilen 31 aydını zindanlara göndermiş, işkencelerden geçirmiş ve idamla yargılamıştır. (Babam Osman Köksal'da 9 Mart'çılar olarak adlandırılan bu oluşum en etkin isimlerinden birisiydi. Onların yaptıklar ev toplantılarında bana da MİT araçlarının plâkalarını verir ve evin çevresinde olup olmadıklarını araştırmamı isterlerdi. Ben de çocuk yaşlarda sokak sokak gezer ve evin yakınlarında MİT aracı var mı yok mu onu anlamaya çalışırdım. Yani ben de bilmeden-istemeden o oluşumun içinde mi yer almışım, bilmem.)
Bu aydınlardan birisi de İlhan Selçuk’tur.
Ki İlhan Selçuk işkenceye tabi tutulduğu Ziverbey Köşkünden dışarıya ulaştırdığı bir metin içerisindeki şiirde yaptığı akrostişte ‘İşkence Altındayım’ diye mesaj iletmiş ve bu mesaj 12 Mart'ın anılmasında tarih sayfalarındaki yerine almıştır.
'9 Mart Cuntacıları'nın' hepsi beraat etmiş, 12 Mart ise tarih sayfalarına kara darbe, kara dönem olarak geçmiştir.
12 Mart’ta işkencelerden geçirilen binlerce kişinin, öldürülen ve idam edilen gençlerin yanısıra, Milli Demokratik Devrim yapacakları iddia edilen sol Kemalist Devrimci 31 aydın insanın isimlerini aşağıda listeliyorum:
Cemal Madanoğlu, Osman Köksal, Doğan Avcıoğlu, İlhami Soysal, Cemal Reşit Eyüpoğlu, İlhan Selçuk, Ali Sirmen, Altan Öymen, Hıfzı Kaçar, Adnan Kaptan, Adnan Arabacıoğlu, Fahrettin Tezel, Orhan Seyfi Güven, İbrahim Artuç, Cemalettin Korkut, Zeki Ergun, Necdet Düvencioğlu, Faif Ertem, Cengiz Ballıkaya, Yılmaz Akkılıç, Doğan Erdoğan, Hüseyin Onur, Ferruh Özdil,Orhan Pekey,Ahmet Güryüz Ketenci, Ahmet Sezgin, İlhan Ündeğer, Ümran Şenzengin, Celâl Uygur, Salih Nejat Candan , Armağan Anar.
Resimde 12 Mart'ın işkencelerden geçirdiği ve idamla yargıladığı aydınlardan bazıları görülüyor.
Cemal Madanoğlu, Osman Köksal, İlhan Selçuk - yargılama anı.
12.03.2020
Yorumlar
Yorum Gönder